Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) Nedir ve Nasıl Tanımlanır?
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), çocukluk döneminde başlayan, dikkat eksikliği, hiperaktivite ve impulsivite gibi belirtilerle karakterize edilen bir nöro gelişimsel bozukluktur. DEHB, bireyin günlük yaşamını, sosyal ilişkilerini ve akademik veya mesleki performansını olumsuz etkileyebilir. Bu durum, beyin fonksiyonlarındaki farklılıklar nedeniyle ortaya çıkmaktadır ve genellikle çocukluk döneminde, bazen de yetişkinlik döneminde tanı konulmaktadır.
Ana Nedenleri Nelerdir?
DEHB’nin kesin nedenleri tam olarak bilinmemekle birlikte, genetik, çevresel ve nörolojik faktörlerin bir kombinasyonu olduğuna inanılmaktadır. Genetik faktörler önemli bir rol oynamaktadır; ailede DEHB öyküsü olan bireylerde bu durumun görülme sıklığı daha yüksektir. Ayrıca, prenatal dönemde annenin sigara veya alkol kullanımı, düşük doğum ağırlığı, erken doğum gibi çevresel faktörler de risk oluşturabilir. Nörolojik olarak, DEHB’li bireylerde dopamin ve norepinefrin gibi nörotransmitterlerin işlevlerinde anormallikler olduğu düşünülmektedir.
Belirtiler ve İşaretler
DEHB’nin belirtileri üç ana kategoride toplanabilir: dikkat eksikliği, hiperaktivite ve impulsivite.
- Dikkat Eksikliği: Detaylara dikkat etmekte zorlanma, kolayca dikkati dağılması, talimatları takip etmekte güçlük çekme, organizasyon becerilerinde eksiklikler.
- Hiperaktivite: Aşırı hareketlilik, yerinde oturamama, koşma veya tırmanma gibi aktivitelerde aşırı katılım.
- Impulsivite: Düşünmeden davranmak, sırasını beklememek, başkalarının sözünü kesmek.
Teşhis Süreci ve Yöntemleri
DEHB teşhisi konulması için bir dizi değerlendirme ve test uygulanır. İlk adım genellikle tıbbi bir muayene ve aile öyküsünün alınmasıdır. Ardından, çocuğun veya yetişkinin davranışlarının detaylı bir şekilde değerlendirilmesi yapılır. Bu değerlendirme sürecinde, DSM-5 (Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders) kriterlerine göre simptomatoloji değerlendirilir. Bazen ek testler veya değerlendirmeler gerekebilir.
Kimler Risk Altında?
Her yaştan birey DEHB geliştirme riskine sahiptir; ancak bazı gruplarda risk daha yüksektir. Çocukluk döneminde tanı konulan DEHB’li çocukların yaklaşık %60’ı yetişkinlik döneminde de bu belirtileri sürdürmektedir. Ailede DEHB öyküsü olanlar, düşük doğum ağırlıklı bebekler ve prenatal sigara/maruziyeti olan annelerin çocukları risk altındadır.
İlişkili Diğer Psikolojik Durumlar
DEHB sıklıkla başka psikolojik durumlarla birlikte görülür. Bu durumlar arasında anksiyete bozuklukları (kaygı bozukluğu), depresyon,maddes kullanım bozuklukları,sosyal fobi ,OKB (Obsesif-Kompulsif Bozukluk) yer alır.Bununla beraber öğrenme bozukluğu(özellikle okuma güçlüğü-dizleksiya) da sıklıkla eşlik eder.
Tedavi Yöntemleri ve Çözümler
Tedavi planı genellikle ilaç tedavisi ve davranış terapisini içerir. İlaç tedavisi ile merkezi sinir sistemini etkileyen maddeler kullanılarak semptomlar kontrol altına alınmaya çalışılır.Davranış terapisi ise kişinin günlük rutinlerini organize etmeyi öğrenmesine,yapılacak işleri ertelememesine ,dürtüsellik yerine planlı hareket etmeye yönlendirir.Bunun yanında aile terapisi de hem aile içi iletişimi güçlendirmek hem de ailenin desteğini almak açısından önemlidir..
Günlük Yaşamda Başa Çıkma Stratejileri
Günlük yaşamda başa çıkabilmek için çeşitli stratejiler geliştirilebilir. Bunların başında düzenli bir günlük rutin oluşturmak gelir; yapılacak işleri küçük parçalara bölmek,zamanı daha verimli kullanmak için teknikler öğrenmek,bilinçli olarak dinlenme zamanlarını planlamak .Fiziksel aktivitenin artırılması da önemli olup; spor yapmak,düzenli egzersiz yapmak yalnızca fiziksel sağlığı değil aynı zamanda zihinsel sağlığı da olumlu etkiler.
Ne Zaman Profesyonel Yardım Alınmalı?
Eğer dikkat eksikliği,hareketlilik,dürtüsellik gibi belirtiler günlük yaşamı olumsuz etkiliyorsa profesyonel yardım alınması gerekir.Belirtilerin şiddetinin artması ,ek psikolojik sorunların gelişmesi durumunda uzmandan destek talep edilmelidir.Ayrıca tedavi sürecinde doktor ile sürekli iletişim halinde olmak tedavinin etkinliğini artırabilir..
Sonuç olarak; Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), multidisipliner bir yaklaşımı gerektiren karmaşık bir durumdur.Tanı konulduktan sonra doğru tedavi yöntemleriyle semptomlar yönetilebilir hatta çoğu durumda tamamen kontrol altına alınabilir.Kişinin yaşam kalitesini yükselten çeşitli stratejiler sayesinde DEHB’li bireyler potansiyellerini gerçekleştirebilirler.Sağlıklı iletişim,aile desteği ,psikolojik danışmanlık hizmetlerinden yararlanma tedavi sürecini olumlu yönde etkileyen unsurlardır..
Bilgilendirme: Bu yazı, yapay zekâ teknolojisi aracılığıyla oluşturulmuş, ardından uzmanlarca gözden geçirilmiş içeriklerden oluşmaktadır. Sağlıkla ilgili kararlarınızı verirken, kişisel bir değerlendirme için her zaman profesyonel desteğe başvurmanız önerilir.